Geçen yıl yapmış olduğumuz kısa ama çok keyifli 3 günlük turumuzu, geç de olsa sizlerle paylaşmak istiyorum
.
------------------------------------------------------------------------------------------------------
-Abi izine çıktım yerimde duramıyorum 3-4 günlük tura çıkalım keşke iznim olsada daha uzun gidebilsek, buluşalım da detayları konuşalım
dedi
-ne zaman çıkacağız
dedim
-yarın olur mu
dedi
içimden hakikaten bu oğlan iyice dellenmiş dedim
buluştuk detayları ne kadar konuştuysak
ertesi gün saat 10.30 da hareket için hazırdık
Ali dün gece rotayı çıkarmış,fazla rampalı bi tur olmasın diye rotayı aşağıdaki şekilde planlamış
sarı renk rota otobüs ,turuncu renk rota raybüs ile geçildi
Ben de geldiğime göre çıkış fotoğrafı alıp hareket edebiliriz
tanıştırayım ,tur arkadaşım Ali
Ali yi almak için gittiğim evinin önünde ilk fotoğraflarımızı veriyoruz.Bu turda Ali yeni aldığı Salcano city sport bisikletini de test edilmiş olacak
Yolda simit alıyoruz Ali evden yumurta koymuş kahvaltı için 20 km pedalladıktan sonra dere kenarında duruyoruz,başımıza geleceklerden habersiz ilk km lerde oldukça keyifliyiz
Çınar ağacının altında yanımızda şırıl şırıl akan derenin nağmeleri arasında domatesin ilk ısırığı ile ağzın kenarlarına yayılan o lezzete doyum olmuyor
yolcu yolunda gerek,dere kenarında biraz daha oyalanır isek uykumuz gelecek
ilk su molamızı Domaniç yakınlarında veriyoruz
Rahat bir tempo ile gidiyoruz
35 km sonra Domaniç e ulaşıyoruz
Hava oldukça sıcak soğuklanma molası,buz gibi dağ suyu nasılda iyi geliyor
Karşıdan gelen rüzgar bizimle inatlaşıyor ,biz de elimizden geldiğince direnmeye çalışıyoruz ortalamayı yükseltmek adına
Birazdan yükselmeye başlayacağız,Ali bisikletle
ilk defa geçecek bu yoldan ,bisikletle beraber kendini de test edecek bu 7 km lik rampada
%7 eğimle 7 km tırmanıp sonra rampa aşağı 17 km rüzgarla yarışacağız.Ali biran önce rüzgarla yarışmak için vargücüyle yükleniyor pedallara,hiç antremansız bu yokuşları böyle çıkabilmesinin sebebi sporcu alt yapısından olsa gerek
Doğa muhteşem,çam ormanı içinde ciğerlerimiz bu temiz hava ile dolup-dolup boşalıyor
sonunda tırmanışı bitirip 1500 rakımdaki Kocayayla Geçidi ne ayak basıyoruz
en tepe noktada orman binası var,orman kesimi bu bölgede yoğun olarak yapılıyor,bir önceki fotoğraftaki kamyon yükü dikkatinizi çekmiştir sanırım
Aşağı inerken tesislerde durup çay molası veriyoruz
Ben fotoğraf için durduğumda Ali beni hızla geçip virajlarda kayboluyor,ormanın içinde ruble,teker ve kuş sesleri eşliğinde İnegöl e doğru yol alıyoruz
birşey olduğu belli ,bu keyifli inişi ancak bir arıza bölebilir.Neyseki arıza yok sadece disk frenler aşırı ısınmış Ali ,biraz koku hissedince durup kontrol ediyor diskleri
disklerde aşırı sürtünmeden dolayı ısıya bağlı olarak kararma olduğunu söylüyor
Disklerin soğumasını beklerken bir taraftan da sohbet ediyoruz
Hadi gelin diyor bize,bekle geleceğiz ,önce fotoğraf çekelim diyoruz
Sonunda İnegöl deyiz,burada gıda alışverişimizi yapıp İznik yolu na sapıyoruz.
İkindi güneşini arkamıza aldık sağı-solu seyrederek ilerliyoruz
kamp yeri arıyoruz burası şurası derken sonunda Hamzabey köyü ne giriyoruz
Caminin bahçesini gözümüze kestiriyoruz,çok şirin bir İmam evi yapmışlar ,izin almak için bakınıyoruz o ara İmamın hanımı olduğunu tahmin ettiğimiz bayan içeriden çıkarak bize cevap veriyor. derdimiizi anlatıyoruz , imamı soruyoruz
-çadır kurabilirmiyizdiyoruz
-tarlaya gitti birazdan gelir,bişey demez kurabilirsiniz
diyor sempatik tavırlarla
özenle yetiştirilip bakımı yapılmış çimlerin üzerine hemen yüklerimizi boşaltıyoruz, izni büyük yerden aldık imam efendi sıkıysa izin vermesin.Çadırları kurmadan yemek işini hallediyoruz daha sonra çadırlarımızı kuruyoruz.Ben şadırvanın yanındaki kısa hortumu alıp,takunyaları giyip tuvalette buz gibi suyla yıkanıyorum.Tuvalet çok bakımlı ,bravo bu köyün insanlarına.Sonrasında imam çıkageliyor,durumu bir kez de o na izah ediyoruz,yahu bir meslek bir insana bu kadarmı yakışır !
Makinaların pillerini nasıl şarj edebileceğimizi soruyoruz ,hemen caminin camını açıp içeride hazır duran ara kabloyu uzatıyor dışarı.
Allah senden razı olsun imam efendi ,ettiğin kadar bul
Kamp alanımız ,suyumuz tuvaletimiz yanı başımızda halı gibi çimen,daha ne isteyebiliriz ki
canımız çay çekiyor ama yorulduk ,zaten sohbet ederken yatsıyı da okuttuk,çadırlarımıza girip dinlenmeye çekiliyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Ziyaretçi olarak Anonim seçeneği ile yorum yapabilirsiniz.